Etkili bir varis tedavisinde yöntemler kombine edilmelidir
Varis, yüzeyel toplardamarlarımızda çeşitli faktörlerin neden olduğu basınç yükselmeleri sonucu gelişir. Bu faktörlerin başında toplardamarlar içerisinde bulunan ve tek yönlü çalışan kapakçıkların bozularak iki yönlü çalışması gelmektedir. Yani kanı geri kaçırması demektir ki ‘venöz yetmezlik’ olarak adlandırılır. Buna bağlı olarak ana yüzeyel toplardamarımızın kendisi veya dalları görünür hale gelir ve bunlar varis olarak nitelendirilir.
Toplardamarlarımızdaki bu basınç artışı, başlangıç dönemlerinde herhangi görüntü bozukluğu yapmaksızın ağrı, ödem, kramp gibi bulgular ile kendisini gösterir. İlerleyen evrelerde ciltte telanjektazi olarak bilinen kılcal varisler ve cilt altında daha geniş ve çok uzun damarlar görülür. Bu damarlar görülürler fakat elle hissedilmezler. Ancak ileri evrelerde bacaklarda görülen ve elle hissedilen çok büyük damar genişlemeleri görülmeye başlar. Genellikle hastalarda bu üç damar görünümü birlikte yeralır. Sürece müdehale edilmediği taktirde yüksek basıncın etisine bağlı ayak bileğinde venöz ülser gelişir.
Bu büyük varislerin görülmesiyle birlikte şikayetler daha fazla artar ve buna kozmetik endişeler de eşlik eder.
Resim 1. Varis çeşitleri ve gelişimi
Varis problemi ile müracak eden hastalarda öncelikle buna neden olan kaçağın yeri ve şiddetinin Doppler ultrason ile saptanması gerekmektedir. Daha sonra tedavi planlaması yapılmaktadır. Tedavide kaçağa yönelik olarak cerrahi tedavi veya ablasyon işlemi uygulanır. Yani kaçak bölgesi çeşitli yöntemler ile kapatılır. Bu ablasyon yöntemleri; lazer, radyofrekans ve yapıştırıcı tedaviler oluşturmaktadır.
Resim 2. Venöz yetmezlikte cerrahi ve ablasyon yöntemleri
Kaçak ortadan kaldırıldıktan sonra aynı seansta cillteki elle hissedilen geniş varisler 1-2mm’lik çok küçük kesilerden çıkarılırlar. Eğer hastada ayak bileğinde venöz ülseri bulunuyorsa , bu işlemlerden sonra bilekteki yara tedavi oluncaya kadar yüksek basınçlı varis çorabı giymeye devam edilir.
Resim 3. Kılcal varislerde tedavi
Daha sonraki süreçte yaklaşık 3-6 ay sonra cilt altında yer alan ince uzun mor hale veren damarlara köpük skleroterapi uygulanır. Köpük tedavisini takiben uçlarda kalan ince enjeksiyon yapılamayan bölgelere yüzeyel lazer tedavisi uygulanır. Bazen lazer tedavisi içinde uygun olmayan daha ince damarlar için de yüzeyel radyofrekans tedavisi uygulanmaktadır.
Sonuç olarak, varis tedavisinde, etkili bir değerlendirme ve uygun tedavi yöntemlerinin kombine edilmesi ile yüksek başarı oranı sağlanır.